Dijital bir çağda yaşıyoruz. 2000’li yılların başından içinde bulunduğumuz döneme dek alışkanlıklarımızda gözle görülür büyük bir değişim yaşadık ve yaşamaya da devam ediyoruz. İletişim kurmamızda, alışveriş alışkanlıklarımızda, eğlence anlayışımızda ve yiyecek sipariş etme şeklimize kadar bir sürü davranışımız değişti. Ve tabii ki para da öyle.
Peki, biz dijital paraların yıkıcı etkisine hazır mıyız? Bugün trilyonlarca dijital para her gün elektronik ortamda hareket ediyor. Dijital 2,0’a doğru bir yarış başladı. Bazıları bunu yeni bir Uzay Yarışı (Space Race) ya da Dijital Para Birimi Soğuk Savaş (Digital Currency Cold War) olarak çerçeveledi. Ama bu durum sıfır toplamlı bir oyun olmak zorunda değil çünkü dijital pastanın büyümesi için çok yer var.
Merkez Bankaları Sahaya İniyor
Merkez Bankaları dijital para birimleri gelişiminde erken bir aşamada olmasına rağmen bu alanı daha fazla araştırmaktadırlar. Özellikle Facebook dijital parası Diem (eski adıyla Libra) ve Çin’in merkez bankası dijital parayı (DCEP) ilerletmedeki planları, merkez bankalarının alanın sahipliği konusundaki ilgisini artırıyor.

Merkez Bankaların Dijital Paralar Alanındaki Lideri; Çin
Çin, 2014 yılında dijital para birimi (Digital Currency Electronic Payment) DCEP’i geliştirmeye başladı. 2020’de ise test aşamasındayken bile DCEP işlemleri 300 milyon doların üzerine ulaştı. Bu bağlamda Çin’in gelecek birkaç yıl içinde nakitsiz bir toplum modeli oluşturacağını söylemek yanlış olmaz.
Sonuç olarak; merkez bankaları dijital paraları daha geniş kapsamda benimsemesinin yanı sıra, yeni ödeme biçimlerini oluşturacak. Bu çerçevede paranın geleceği 2020’lerde dijital paraların büyümesi şeklinde olacak diyebiliriz.
Yasemin Çelebi
Henüz Yayınlanmış Bir Yorum Yok